EKONOMİDE GÜÇ DÖNEMDEN NASIL KURTULABİLİRİZ?

Türkiye, ciddi bir ekonomik kriz içerisinde… DİSK’in yaptığı son araştırmaya göre ulusal gelirimiz 7.715 dolara geriledi. İhracatta 170 milyar dolar sınırını aşamıyoruz. Uzun zamandır aynı meblağda kalıyoruz.

AB PAZARIMIZ GÜMRÜK BİRLİĞİ İYİLEŞTİRİLMEZSE TEHLİKEDE

Dış pazarlarda sorunlarımız artıyor, artık AB pazarına mal satmakta güçlük yaşıyoruz ve daha da çekeceğiz. Bu pazarlar yavaş yavaş içe kapanıyorlar. Ayrıca ABD ve AB arasında yeniden planlanan Transatlantik İşbirliği Anlaşması nedeniyle, Türkiye’nin Gümrük Birliği iyileştirilmeden bu pazarlara girme şansı az. Yapılacak işlerden biri, Suriye, Irak, İran gibi pazarları daha ciddi bir şekilde ele alarak, bu ülkelere mal satmanın yollarını aramak olacak.

YAP-İŞLET-DEVRET MODELİ SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL

Türkiye olarak yanlış politikalar uyguladık. Yap-işlet-devret metodunu abartarak, 5 büyük kuruluşa kendimiz bağladık. Akıl almaz bir şekilde köprüler ve yollar için bu şirketlere ciddi paralar ödüyoruz. Sermaye kaçışını önleyemedik. Sabancı başta olmak üzere, Türkiye’yi terk eden büyük bir sermaye ile karşı karşıyayız.

TÜRKİYE İÇİN SURİYELİ SIĞINMACILARIN 10 YILLIK FATURASI ÇOK AĞIR OLDU

İkinci önemli konu ise, Türkiye, artık geçici göçmenler ülkesi konumundan, kalıcı göçmenler ülkesi konumuna yükseldi. 5,4 milyon Suriyeli geçici sığınmacının yanında, 4 milyon Suriyeliye de Suriye’de bakıyoruz.

TÜRK HALKI HAYAT PAHALILIĞININ ALTINDA EZİLİYOR

Türk halkı artık pazarlarda mal satın alma şansını kaybediyor, fiyatlar akıl almaz bir şekilde artıyor. Kişi başına et tüketimi her geçen gün azalırken, hayvan ürünlerinde de fiyatlar aldı başını gidiyor.

BAZI KAMU BANKALARININ AMAÇ VE HEDEFLERİ SAPMIŞ DURUMDA

Buna karşılık Ziraat Bankası’nın kalkıp Kazak iş dünyasına İstanbul’da bir otel için para vermesi ve rehin gösterilen Kazak Otellerinin hiçbir değeri olmaması da belimizi büküyor.  Ziraat Bankası çiftçiye fazla para kullandırmıyor. İlk yapılacak iş, bir kereye mahsus olmak üzere Ziraat Bankası’nın tarımsal kredilerinin faizlerinin silinmesi, ana paraların da %50’sinin hibeye dönüştürülmesi olabilir.  

RESTORANLAR TEDBİRLER ALINARAK AÇILMALI, AKSİ HALDE AÇABİLECEĞİMİZ RESTORAN KALMAYACAK

Atılacak diğer bir adımda, gastronomide yeni kurallar getirilerek restoranların yeniden açılması olacak. Böylece Türkiye’de para dönüşü sağlanamayacağı gibi, bu branşta çalışanların işlerini kaybetmesi de önlenecek. Belirli kurallar getirilerek futbol maçlarına da az sayıda seyirciler alınabilir.

Ayrıca Yap-işlet-devret modelinde işletilen paraların Türk Lirası’na çevrilmesi ve belirli bir süre ödenmemesi de, Türk ekonomisini kısa vadede rahatlatacaktır.  

Prof. Dr. Faruk ŞEN

Türkiye-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı Başkanı ve Brandday.net Genel Yayın Yönetmeni.