AGİT çerçevesinde Gerhard Schröder Başbakanlığı sürecinde oluşturulan 60 bin kişilik orduda Türkiye söz sahibi olmalı
2 dakika okuma süresi
Balkan krizinde ve Boşnaklara yapılan katliamlar çerçevesinde NATO içinde 60 bin kişilik vurucu bir güç oluşturuldu.
Avrupa’nın güvenliğine katkı sağlıyor fakat söz hakkı verilmiyor
Bu güce ABD’de dahil olmak üzere Türkiye’de teorik olarak asker öngördü. Bu askeri güç 6 bin kişi olarak kabul edildi. Hedef, bölgede çıkacak yeni çatışmalarda bu ordunun olaylara müdahale edebilme şansıydı. Bu ilk defa oluşan bir güçtü. Bizde bu askeri gücün %10’nu oluşturmuştuk. Bizim için tek kötü olay NATO’nun oluşturduğu bu güçte karar mekanizmalarının yalnız AB ülkeleri tarafından oluşturulacak olmasıydı. Ben 6 bin asker bu iş için görevlendirirken, herhangi bir çatışma halinde söz sahibi olamayacaktım. AB’nin özel statüsü çerçevesinde bizim bu konuda söz sahibi olmamız gerektiğini Türkiye-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı olarak hep dile getirdik.
Bölgemizde çatışma alanları genişliyor
Ukrayna-Rusya, Ermenistan-Azerbaycan krizi ve bunun dışında olası 32 kriz çerçevesinde bu teorik ordu faaliyete geçebilir. Şimdi Türkiye söz sahibi olmadığı bir yerde asker bulundururken, yine kendisi için sorunlu olan Afganistan’daki Kabil Hava Alanı’nı koruma görevini 130 milyon dolarlık bir yardımla üstlenmesi, Aliyev’in dolduruşuna gelerek Şuşa Mutabakatı çerçevesinde Dağlık Karabağ’a asker göndermesi, Türkiye’nin çatışma alanlarını genişletiyor. Suriye, Irak ve Katar’da da askerlerimiz bulunuyor. Bunların muhakkak ki gerekli olduğundan hareket edebiliriz ama bu çatışma alanlarının içinde en önemli yer Libya’daki resmi askeri gücümüz. Bu konuda Berlin Konferansı çerçevesinde İtalya, Fransa baskı yaparak Libya’dan bu gücümüzün ayrılmasını istiyorlar. Böylece Mavi Vatan Doktrini’ni çökertmek amacındalar.
Atılması gereken adımlar
6 bin askerimizin yer alacağı orduda söz sahibi olmamız, Irak, Suriye ve Libya’da askerlerimizin kalabilmesi, buna karşılık Dağlık Karabağ ve Afganistan’da asker bulundurmamamız olmalı. Bizim insanımızın artık gereksiz bir şekilde Afganistan ve Azerbaycan’da ölmesi gerekmiyor.

Türkiye-Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı Başkanı ve Brandday.net Genel Yayın Yönetmeni.