BRANDDAY

Tarafsız, yorum-haber ve analiz.

Türkiye Sorun Yaşadığı Ülkeler ile Barış Yolunda

2 dakika okuma süresi

Türkiye’nin sorunlu olduğu ülkeler ile barışık düzene geçmeyi istemesi olumlu bir gelişme.

Türkiye bir dönem ”kaliteli yalnızlık” diyerek birçok ülkeyle sorunlu bir süreç geçiriyordu. İlk olarak Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, şimdi Mısır, belki gelecekte Suriye olmak üzere gerekli adımları atarak, barış yolunda sorumluluklarını yerine getiriyor, görünen o ki, şu sıralar Türkiye’de barışçıl bir psikoloji hakim. Tüm bunların yanı sıra esas barışılması gereken bölge ise Avrupa Birliği ülkeleri olmalı. Avrupa Birliği derken, elbette Yunanistan’ı kastetmiyoruz. Avrupa Birliği’nin büyük ülkeleri, Almanya, Fransa başta olmak üzere, Kuzey Avrupa ve diğer ülkeler ile barış çubuğunu içmemiz lazım. Atılacak adımlar esasında çok zor değil. İlk önce Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş için Avrupa Adalet Divanı’nın aldığı kararlara uyulması ve cezaevlerinden çıkarılması, daha sonra Türkiye’ye AB’den gelen paraların doğru yerlerde kullanılması, özellikle Sivil Toplum Kuruluşlarına dağıtılan paraların, uygunsuzca hükumete yakın örgütlere verilmemesi gerekiyor. Bundan sonrası kolay olacaktır. Kolay olmayan tek şey akıl almaz bir düzeyde Türkiye’ye saldıran Yunanistan’ı dizginlemek olacak. Fakat artık Yunanistan’ın Türkiye karşıtlığını tüm AB ülkeleri biliyorlar. Her ne kadar Angela Merkel politikayı bırakmış ve bu olaylarda söz sahibi olamayacak olsa da, AB’nin en güçlü ülkesi Almanya’da iktidarda olan Sosyal Demokratlar da bu durumun farkındalar. Şimdi yapılması gereken Almanya, Fransa, Kuzey Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Akdeniz şeridin de, Yunanistan haricinde akılcı bir politika izlemek olacak. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü artık albenisini kaybetti. İslam Örgütlerinden Kuzey Kıbrıs’ın tanınması başta olmak üzere, olumlu bir atılım olmadı. Şimdi Türkiye’nin, Mustafa Kemal Atatürk’ün de yüzünü döndüğü, batı medeniyetiyle özdeşleşmesi şart. Serbest dolaşım hakkını Ukrayna’ya, Gürcistan’a veren AB, bu hakkı Türkiye’ye tanımıyor. Tüm bu konuları akılcı politikacılarla çözüme ulaştırmalıyız. Avrupa Parlamentosunu olumlu yönde harekete geçirip, Türkiye karşıtlığına çare bulmamız lazım.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir