BRANDDAY

Tarafsız, yorum-haber ve analiz.

Birlikte Yaşam İstasyonun’da gençler toplumsal fayda için çalışıyor

6 dakika okuma süresi

Bir sivil toplum kuruluşunun ortaya çıkışının hikayesi ilham verici olmalıdır. Yaşadığınız toplumda eksikliğini gördüğünüz ve gerçekten o eksiklik sizin yaşamınızda da bir parça, hissettiğiniz bir olguysa hemen değişim için seferber olursunuz. Birlikte Yaşam İstasyonu’nun kurucusu Avukat İhsan Yılmazlar bu eksikliği yaşamında görüp deneyimlemiş birisi ve bana kurduğu sivil toplum kuruluşunun ve elbette kendisinin hikayesini anlattı.

Birlikte Yaşam İstasyon’u adından da anlaşılacağı gibi birlikte yaşam kültürünü yeniden oluşturmayı ve sürdürmeyi amaçlayan bir dernek, çok kültürlülüğün hâkim olduğu bir şehir olan Hatay’da kurulan derneğin gönüllük esasıyla çalışan üyeleriyle faaliyetlerini  sürdürüyor.

Gönüllüler, Paskalya Bayramı’nda bir araya gelerek Paskalya üzerine sohbet edip yumurta boyuyor, Ramazan ayında hep birlikte iftar yapıyor. Alevi mezhebinin bayramlarında bir araya gelip onların geleneksel yemeklerini yiyip üzerine sohbet ediyorlar, farklı dinlerin ve mezheplerin önemli günlerinde gönüllüler bir araya gelerek birlikte yaşam kültürünü yaşatmaya devam ediyor.

‘’Birlikte Yaşam İstasyonu’’

Üniversite ikinci sınıftan beri hayalinde olan dernek kurma fikri, Birlikte yaşam istasyonu’nu ile gerçeğe dönüşen Yılmazlar, Türkiye’de gençlerin sivil toplum kurumlarıyla ve gönüllü projelerle Üniversite yıllarında şanslılarsa tanışabildiklerini, aksi halde çalışma hayatına giren genç yetişkinlerin sivil toplumla tanışmalarının çok mümkün olmadığının tespitini yapıyor. Hak temelli çalışmalar yapan dernek, birçok farklı etnik, dil ve dinden insanların yaşadığı Hatay’da ortaya çıktı. Dernek Hatay da yaşayan genç yetişkinlerin sivil toplumla tanışabildikleri ve bu alanda gönüllü olarak çalışmalar yapabildikleri bir alan olarak, önyargıların kırılmasında çok önemli bir misyonu üstlendi.

 ‘’Yaptığımız çalışmalara durak diyoruz, çocuk hakları durağı, kadın hakları durağı, çevre durağı ve bu duraklardan başka bir tanesinin adı ise sayende durağı.” Yılmazlar sayende durağında genç yetişkinlerin iş hayatlarından arta kalan zamanlarda yetkin oldukları bir alanda, istasyon’da ücretsiz olarak atölyeler verebildiklerini söylüyor.

Non- formal  ve informal eğitim modellerinin STK’lardaki yeri

Formal eğitim ya da formal öğrenme düzenlenmiş ve yapılandırılmış içeriklerden meydana gelen ve tasarlanmış bir öğrenme yönetimidir, okullarda verilen eğitim bu modele örnek olarak gösterilebilir. Bilgi hiyerarşisi, içinde bilgiyi elinde bulunduran yani öğreten kişi ve bilgiyi alan öğrencilerden oluşur. Non- formal ya da yarı yapılandırılmış eğitim ise öğrenme amaçları, öğrenme zamanı açısından yapılandırılmıştır. Bir kişinin yönlendirdiği moderetörlükle gelişen etkileşimli katılımın ön planda olduğu öğrenmedir. Sivil toplum kuruluşlarında gerçekleşen atölyeler bu eğitim modeline örnek verilebilir. İnformal eğitim ya da deneyimsel eğitim bir planlama yapılmadan kendi kendine gelişen, bir öğrenme modeldir. Bu sebeple bu eğitim modelinde öğrenmenin sonuçları öngörülemez. Sosyal hayatta deneyimleyerek öğrenme buna örnek verilebilir.

Non- formal eğitim modeli öğrenme sürecini ön plan alıyor. Bu model temel alınarak gerçekleştirilen eğitimler, kişinin kendi deneyimlerinden yola çıkarak gerçekleşen bir öğrenme olduğu için katılımcılar açısından daha akılda kalıcı oluyor. Eğitimlerin sonunda ulaşılmak istenen bir yer ve eğitimlerin bir amacı olsa dahi, bu model süreci ön plana çıkararak, bilgi hiyerarşisi oluşturmadan karşılıklı öğrenmeyi esas alıyor ve yaşam boyu öğrenme ilkesini anahtar kabul ediyor.

Birlikte yaşam istasyonu gibi pek çok sivil toplum kuruluşlarında gerçekleştirilen eğitimlerde non- formal ve in-formal eğitim metotları kullanılıyor.

‘’5 yıldızlı otellerde çocukların doğum günü partilerinde animatörlük yapardım sonra buradan çıkıp suça sürüklenen çocuklar ile buluşmak üzere cezaevine giderdim.’’

Daha önce Toplum Gönüllülerinin “Aynı Gökyüzüne Bakıyoruz” projesinde gönüllülük yapan Yılmazlar, bu projenin hayatını değiştirdiğini söylüyor. Suça sürüklenen çocuklar ile çocuk kapalı cezaevlerinde gerçekleştirilen projenin amacı ise cezaevinden çıktıktan sonra çocukların tekrar suça sürüklenmelerini engellemek ve onların cezaevinde kaldıkları süre boyunca etkinlikler ile sosyal becerilerini arttırmak. Projenin gerçekleştiği dönemde üniversitede eğitimini sürdüren Yılmazlar o dönemde lüks otellerde gerçekleşen organizasyonlarda çocukların doğum günü partilerinde animatörlük yaptığını, bir yanda lüks yaşamları olan çocukların hayatlarına tanık olurken bir yanda da ceza evlerindeki çocukların zorlu hayatlarına şahit olduğunu belirtti. Bu proje sonrasında kendisini en çok etkilyen olay ise cezaevinden çıkan çocukların daha sonra Toplum Gönüllülerine ulaşarak gönüllü olmak istemeleri olmuş. “Çocuklar, yoksunluk ve yoksulluktan dolayı suça sürükleniyor, cezaevlerindeki çocukların suça sürüklenme nedenlerinin tespit edilip bu nedenleri engelleyecek çalışmalar yapılmalı.” 

Yılmazlar “Aynı Gökyüzüne Bakıyoruz” projesinin benzerini Hatay’da cezaevindeki çocuklarla da yaptıklarını fakat pandemi dönemi nedeniyle projeyi video çekerek gerçekleştirmeye devam edeceklerini söyledi. Dernek bu projeyle cezaevindeki çocukların çeşitli atölyeler yardımıyla yeteneklerini ve hobilerini keşfetmelerini sağlayarak, onları sosyal hayat hazırlıyor ve tekrardan suça yönlendirilmelerinin önlemesini amaç ediniyor.

Türkiye’de Sivil toplumun geleceği

 “Daha önce sivil toplum kuruluşlarındaki atölyelerde yapılan projeler ingilizceden çeviri ile gelirdi. Artık Türkiye’de de yeni atölye ve proje fikirleri üretiliyor ve gönüllülük faaliyetleri daha fazla görünürlük kazanıyor. Artık üniversite öncesinde de gençlerin sivil toplumla tanışabiliyor olmaları gençlerin hayatlarının her alanında çok değerli oluyor. İnsan sivil toplum çalışmalarıyla kendini tanıyor.’’ diyen Yılmazlar Türkiye’de sivil toplumun artık sadece gönüllülerden ibaret olmadığını, STK’larda profesyonel anlamda çalışan sayısındaki artışın sivil toplum alanında Türkiye’de profesyonelleşmeye işaret ettiğini belirtti.

‘’Belediyeler yereldeki sivil toplum kuruluşlarına bütçe ayırmalı!’’

Pandemi sürecinin toplumsal hayatımıza getirdiği tüm sorunlar sivil toplum kuruluşlarında da belirgin hale gelerek yerel yönetimlerle işbirliğinin önemini ortaya bir kez daha ortaya koydu. Pandemi sürecinin tamamıyla gönüllü çalışmalar ile ayakta duran dernekleri olumsuz etkilediğini belirten Yılmazlar, Birlikte Yaşam İstasyonu gibi derneklere desteğin çok az olduğunu bu nedenle bazı derneklerin üyelerinden aidat toplama yoluna gittiklerini belirtti. Bu durumun ise derneklerin faaliyetlerini sürdürmelerin de yetersiz kaldığına değindi. Gönüllülük esasına dayalı çalışan derneklerin başvurabilecekleri sınırlı fonların olduğunun altını çizen Yılmazlar, Belediyelerin proje bazlı da olsa Sivil toplum kuruluşlarına ödenek ayırması gerektiğini vurguladı.

Kendi dernek ofislerinin kirasını ödeyebildikleri takdirde tamamıyla gönüllük esasıyla çalışan üyelerle faaliyetlerini sürdürebileceklerini belirten Yılmazlar, sivil toplum kuruluşlarının atölyelerinde ve eğitim faaliyetlerinde kullanabileceği yeterli alanların belediyelerce sağlanmasının öneminin hayati olduğunun altını çizdi.

Baroların insan haklarındaki yeri

Avukat olarak çalışma hayatına devam eden Yılmazlar, baroların Türkiye’de sivil toplum çalışmalarının önemli bir parçası olduğunu belirtiyor. ‘’Çoğu baroda kadın hakları komisyonu, çevre komisyonu gibi çeşitli komisyonlar bulunuyor ve çocuk hakları komisyonu da buna dahil, bu komisyonlarda gönüllü avukatlar görev alıyor. Bu alanda bir hak ihlali olduğunda avukatlar hak savunuculuğu yapabiliyor, mahkemeye geçen bir dava olduğunda ise komisyondaki bir avukat müdahil talebinde bulunabiliyor. Böylece barolar sivil toplum çalışmalarında yer alıyor.’’

Yılmazlar aynı zamanda Hatay Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı olarak 2 yıldır görevini sürdürmesinin yanında,komisyon aracılığıyla çocukların uğradıkları hak ihlallerinde onlara gönüllü olarak avukatlık yapıyor.

Birlikte yaşam istasyonu instagram sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir